Hızla gelişen teknolojinin yeni projeleri   arasında   self sürüş yani şoförsüz araçların çalışmaları hızla sürmektedir, ilk duyulduğunda bilim kurgu gibi gelse de yakın gelecekte yaşamımızda olacakları kesin.

Şoförsüz araçlarla ilgili gelişmelere bakalım. İstatistiklere göre dünyada her yıl 1,2 milyon kişi trafik kazalarından ölmektedir, bu yeni teknoloji ile kazaların ortadan kaldırılması ve trafikte kaygılanmayı gidermeyi amaçlamaktadır. Bu araçlar da yayaları bisikletleri sürekli izleyen bilgisayarlı görüş sistemi mevcut olacak ve diğer araç yada yaya algıladığında otomatik yavaşlayıp durabilme özelliğine sahip olacaktır. Stanford ‘daki Otomotiv Araştırma merkezinde çalışan araştırmacı Jesse Levinson tasarladığına benzeyen ve lüks araçlara şimdiden koyulan yaya algılama sistemi artık orta seviyedeki araçlara da konulmaktadır. Çarpışma durumunda işitsel görsel ve mekanik olarak uyaranlara sahip bu özellikler gerektiğinde kaçınma manevrası da yapabilmektedir. Bu sistemler önümüzdeki on yıl içinde yavaş yavaş sürüş işini devralacak özellikte çalışmalar ve araştırmalar hızla sürmektedir. General Motors tarafından finanse edilen otomatik sürüş araştırma projesi üyelerinden profesör   Rajkumar bunun çok yeni bir sitem olduğunu ve kontrolün sürücüde olmasına rağmen sürücünün doğru şeyi yapmaması durumunda bilgisayar kontrolü devreye alacağını , teknolojik kontrolün ışıklar ile iletişim kurduğunu ve yayalar için durduğunu belirtti. Dört büyük şirket (BMW, Audi, Volvo, Mercedes )Bu yılın sonunda trafikte kendi başına 60 kilometre hızla gidebilecek modeller ve algılayıcılar çıkaracaklarını açıkladırlar. Bu durumun açıklandığı konferansta sigorta şirketleri ve yasalarla ilgili bir sürü sorunu gündeme getirdi. Bu araçlarla ilgili olumsuz ve olumlu yönlerin araştırılmasına devam ederken Google’ın şoförsüz tasarladığı araç projesinin devam ettiği ve çıkardığı araçları satıp satmayacağı bildirilmedi. Yarının araba teknolojisinde Google ve Appelın önemli yer alabileceği zaten bu şirketlerin dijital gösterge panellerinde önemli yerleri bulunmaktadır.

Uzmanlara göre yaklaşık 2040 yılına kadar yasal düzenlemeler ve hukuki sorunların giderilmesi ile kendi kendine giden araçların çok kullanışlı ve kaçınılmaz olarak gerekli duruma geleceği görüşündeler.